Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | dudaklarını büzmek | purse up f. |
Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | büzmek (dudaklarını) | purse f. | ||
I feel doomed when I see my wife pursing her lips. Karımın dudaklarını büzdüğünü gördüğümde kendimi kahrolmuş hissediyorum. More Sentences |
||||
Genel | büzmek (dudaklarını) | pucker f. | ||
Idioms | ||||
Deyim | sinirden dudaklarını büzmek | be tight-lipped f. |